2004 baharından beri arıcılıkla ek iş olarak uğraşmaktayım. Şuan 39 kovan arıya sahibim. Bal, polen ve arı üretimi yapıyorum.Bu blogu arı dostları ile bilgi paylaşımı için oluşturdum.
27 Nisan 2010 Salı
Keşif gezisinden Tekrar Dene çıktı.
Uşak'a vardık. 2007 yılında Kaşbelen köyüne arı koymuştum.(Arı yeri Uşak merkeze 3-4km mesafede) Uşak merkezde de arılar için bahar tam manasıyla gelmemiş. Ağaçlar çiçek açmış ve geçmiş olsa da kır çiçekleri tam manası ile canlanmamış. Uşaktan İzmir istikametine devam ettik. Güneli diye bir köye girdik. Müthiş bir bitki örtüsü... Arıyı buraya indirmeye karar verdik. Burasının rakımı Uşak'tan az ve bitki boyu olarak Uşakla arasında çok fark var. Akşam olmak üzereydi ve resimleme işi ile uğraşmadım. Köyün muhtarı ile görüştük. Vatandaş bizim arı koymamıza pek sıcak bakmadı. Tipimizi beğenmedi galiba... İki arıcıya söz vermişmiş... Kardeşim o köyün arazisi 3 bin kovan arıyı besler. Neyse muhtara biraz kızdık ama her şeyde bir hayır vardır düşüncesi içinde İzmir'e döndük. Eve geldiğimde saat 22:30 du. 800 km yoldan sonra yorgunluğu sormayın. Hafta sonu tekrar Uşak yolu görünüyor. Arı konacak yerin iyi test edilmesi gerekir. Kaşbelen köyüne bir daha bakacağız...
Ballıbaba
Yeşilova'ya daha bahar gelmemiş.(Rakım 1100 m) Yani arılar için şuan uygun değil. Ekinler dört parmak boyunda... Bir arkadaşın arısını açtık hayvan aç. Denizli Çardak 45km mesafede... Aradan yol var. Çardak'a devam ediyoruz. Çardak'tan önce Çaltı Köyü'nden geçiyoruz. Bu resmi çaltı köyünde çektim. Turp otuna benzeyen bir bitki.. Turpotu gillerden olsa gerek...
Yayla yolları göründü.
Yılın en büyük dalağı
Bu kovanda yogun bir arı nufusu vardı. Yeni ana verdiğim ve güçlü kovan yatağına koyduğum kovanlardan biri.. Uzun süredir anayı sıkıyorlardı. Ana serbest kalıp yumurta atmaya başlayınca iki tane büyük dalağı dikmiş. Güçlü kovan yerine koyduğum yeni analı 4 kovandan ikisi ana kaybetti ikisi yumurtaya başladı.
17 Nisan 2010 Cumartesi
Oğul videosu
Bir uğultu başladı. Başımı kaldırdım. Bir oğul uçuşuyor. Ağzı önceden açık kalan bir kovana girmeye başladı. Küçük bir oğul... Hafif kabarmış bir petek koydum. İki gün sonra kontrol ettiğimde; dalak yapmıştı bir petek daha verdim. Arı nufusu yaklaşık bir buçuk çıta kadar. Nerden geldi bilmiyorum. Benim bölmelerden çıkma ihtimali de var dışardan gelme durumuda... Çekim 14/04/2010 tarihinde yapıldı.
14 Nisan 2010 Çarşamba
Yapılan yanlışlar doğruları öğretiyor.
10 Nisan'da yeni analara verilen takviye baskın geldi. Analar serbest değil. Anayı sıkıyorlar. Ana serbest olmadığı için yumurta atamıyor yumurta atamayınca da ana yüsükleri oluşmuş. Üç dört gün daha bekleyeceğim. Bakalım kim öle kim kala...
Edinilen tecrübe;
1- Verilen takviye ananın olduğu koloniden daha fazla olmayacak.
2- Birleştirme esnasında ana kafese alınabilir.
3- Bir deneme yapıyorsan bunu dört kolonide birden deneme :) Bir kolonide dene sonuçlarına göre yeni uygulamalar yap!
4- Yeni anayı güçlü bir koloninin yatağına koymak pek uygun değilmiş. Tarlacılar yeni analı kolonide müthiş bir nufus yaptılar. Ananın kendi işçileri anayı kıskandıkları için bırakmıyorlar. Anayı sıkma sebebleri öldürme amaçlı olsa dakikasında işini bitirirlerdi. Ana 4 gündür yaşadığına göre anayı koruma amaçlı sıkıyorlar.
5- yerinden edilen güçlü koloniler kontrolüm altında ertesi gün peteklerin bir kısmını silkerek içerde oluşan boşluğu giderdim. Bu yapılmasa tarlacılarını diğer kovana kaptıran güçlü kovan sıkıntı yaşayabilirdi.
Sonuç: Şimdiki aklım olsa bu uygulamayı yapmazdım. Her yanlış beraberinde doğruları da öğretiyor. Artık takviyeler birer çıta olarak yapılacak. Daha önce birer çıta takviye verdiğim başka 2010 model analar bu sıkıntıyı yaşamadı.
Edinilen tecrübe;
1- Verilen takviye ananın olduğu koloniden daha fazla olmayacak.
2- Birleştirme esnasında ana kafese alınabilir.
3- Bir deneme yapıyorsan bunu dört kolonide birden deneme :) Bir kolonide dene sonuçlarına göre yeni uygulamalar yap!
4- Yeni anayı güçlü bir koloninin yatağına koymak pek uygun değilmiş. Tarlacılar yeni analı kolonide müthiş bir nufus yaptılar. Ananın kendi işçileri anayı kıskandıkları için bırakmıyorlar. Anayı sıkma sebebleri öldürme amaçlı olsa dakikasında işini bitirirlerdi. Ana 4 gündür yaşadığına göre anayı koruma amaçlı sıkıyorlar.
5- yerinden edilen güçlü koloniler kontrolüm altında ertesi gün peteklerin bir kısmını silkerek içerde oluşan boşluğu giderdim. Bu yapılmasa tarlacılarını diğer kovana kaptıran güçlü kovan sıkıntı yaşayabilirdi.
Sonuç: Şimdiki aklım olsa bu uygulamayı yapmazdım. Her yanlış beraberinde doğruları da öğretiyor. Artık takviyeler birer çıta olarak yapılacak. Daha önce birer çıta takviye verdiğim başka 2010 model analar bu sıkıntıyı yaşamadı.
12 Nisan 2010 Pazartesi
10 Nisan 2010 Cumartesi
Dalak
Bakmazsan böyle olur.
Dört göze bölünmüş büyük kovanın her gözünde bir çıta arı ve yumurtlamayı bekleyen yeni ana vardı. 15 günü geçik bir süre dokunmayınca çıtanın yanındaki yemliğe resimdeki çalışmayı yapmışlar. Bu koloniyi büyük kovana aldım. Dalağı en başa yerleştirdim. Yanına iki tane de kapalı yavrulu arılı çıta takviyesi yaptım. Koku kullanmadım. Koku yerine perizin kullandım. Hem varroa mücadelesi hem koku oldu.
Oğula meyletme durumu olan kattaki bir kovanın yatağına bu kovanı yerleştirdim.Kattaki kovanı da 5-6 metre uzağa taşıdım. Böylece yeni anaya tarlacı takviyesi de oldu. Yeni anayı öldürmezseler, güçlü bir koloni oluştu.
Yukarıda anlattığım çalışmayı 4 tane yeni analı kovana uyguladım. Hadi hayırlısı...
3 Nisan 2010 Cumartesi
2 Nisan 2010 Cuma
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)